Şehrin gürültüsü, günlük yaşamın telaşı ve kalabalığın verdiği yorgunluk… Okuyunca bile inanılmaz yorucu değil mi? Ayrıca gün içinde yaşadığımız stres ruh halimizi etkileyebiliyor, modumuzu düşürebiliyor ve birçok psikolojik rahatsızlığa yol açabiliyor. Anksiyete, post tramvatik stres bozukluğu, maskeli depresyon gibi… Bu gibi psikolojik rahatsızlıklara yakalanmamak için ve gün içinde modunuzu yükseltmek için bazı püf noktalar yardımınıza koşabilir. Hadi gelin bu püf noktaları birlikte inceleyelim. Daha iyi hissetmek için beş çabalamak elinizde…Keyifli okumalar…

 

  • Gücünüzü keşfedin!

Hayat bu, bazen zor şeyler yaşabiliyoruz. En düşmez dediğimiz anlarda düşebiliyor ve dibi iliklerimize kadar hissedebiliyoruz. Ancak düşmek kadar kalkma gücünü de Allah insana bahşetmiş. Önemli olan bu gücü keşfetmek. Nasıl mı? Çabalayarak. Hiçbir şey çabasız olmuyor o gücü keşfetmek için de çabalamamız gerekiyor. Yani zahmetsiz rahtmet olmuyor, öncelikle ne kadar güçlü olduğunuzu, daha önce neler atlattığınızı hatırlamalı ve yolunuza emin adımlarla devam etmelisiniz.

 

  • Şükredin!

Şükretmenin vücudunuzda serotonin salgıladığını biliyor muydunuz? Yaşadığımız her an, nefes aldığımız her saniye Allah tarafından bize hediye. Bu nedenle, yaşadığımız olayları geride bırakmayı bilmemiz gerekiyor. Bazen kabullenmek de sıkıntı yaşıyor olabiliriz ki, bu çok normal. Bu aşamada gün sonunda kendinize bir şükür listesi hazırlayabilirsiniz. Mesela hayatınızdaki güzellikleri bu listeye ekleyebilir ve onun için bile Allah’a şükredebilirsiniz. Unutmayın, şükür şükrü artırır ☺

 

  • Meditasyon yapın, dua edin, bol bol tefekkür edin!

Dünyanın her yerinde kendini dinleme ya da kendine özel zaman ayırma ve bir güce sığınma farklı isimlerle adlandırılmış. Meditasyon, dua ya da tefekkür nasıl adlandırırsanız sadece kendinizin olduğu bir ortamda rahatlamaya çalışarak, dua ederek ya da düşünürek rahatlayabilirsiniz. Böylelikle daha iyi hissedeceğinize şüpheniz olmasın. 

 

  • Vazgeçin!

Vazgeçmek dünyanın en zor olayı. Ancak bazı durumlarda vazgeçmeyi bilmek gerekiyor. Eğer size zarar veriyorsa vazgeçmeyi bilin. Böylelikle zararı azaltabilirsiniz. Kendinize haksızlık yapmayın. Vazgeçme potansiyelinizi keşfedin ve sonra bunu uygulayın. İnanılmaz rahatlamış hissedeceksiniz.

 

  • Kendiniz için bir şeyler yapın!

İnsan bir alem. Divan şiirinin büyük şairi Şeyh Galip bir beyitinde; “ Hoşça bak zatına kim zübde-i alemsin sen” diye sesleniyor. Yani zatına hoş bak sen içinde koca bir alemi taşıyorsun diyor. İnsan isteyince o alemi öyle bir sanat haline dönüştürüyor ki aldığı form, taşın heykel olma sürecinden bile şaşırtıcı olabiliyor. Burada kılavuzu kendi olmalı insanın. Ki ortaya çıkan esere, gururla bakabilsin. Kendiniz için bir şey yapın. Bırakın çevrenizde konuşan insanları. Öncelik sizin ne istediğiniz. Hangi işi yapmak istiyorsanız yapın, hangi yol sizi mutlu edecekse, gidin o yoldan! Ve kendi kendinizi reforme edin. Bırakın hayatınızın kontrolü sadece sizde olsun. Yani öncelikle kendiniz için yaşamaya başlayın. Bakın hayatınız nasıl değişecek.

 

  • Paylaşın!

Paylaşmak dünyanın en güzel duygusu. Siz de paylaşıma açık olarak, ihtiyacı olana yardım ederek paylaşmanın muhteşemliğine erişebilirsiniz. Yeter ki bir yerden başlayın ☺

Paylaş:

Kahveli Şekerli

administrator

Kahveli şekerli blog; şehrin gürültüsünden, trafiğin çilesinden ve modenliğin verdiği stresten biraz uzaklaşmak ve mis gibi dağ havası almak isteyenler için kurulmuştur.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir